Abdullah Tanyolaç

Değerli Öğretmenlerime...

Yayımlanma Tarihi

23 Kasım, 2023

Düzenlenme Tarihi

23 Kasım, 2023

Yazar Profili

Yarın 24 Kasım...

Öğretmenler olarak günümüzü kutlayacağız. İlkokula başladığım günü hiç unutmadım. Anacığımın elini bırakamamıştım. Zorla sokmuşlardı sınıfa...

Benzer durumu çocuklarımda da yaşadım. Ben Burdur Hüsnü Bayer İlkokulunu, ilk öğretmenim Ömer Özmen'i hiç unutmadım. Yaşadığımız o günleri duygulanarak hatırlarım. Kızlarım da Antalya'daki Mehmet Akif Ersoy ve Namık Kemal İlkokulundaki günlerini, Sema ve Hurisefa öğretmenlerini asla unutmadılar. Sohbetlerinde yâd ederler ilk okul yıllarındaki öğretmenlerini...

Abartmadan yazmak durumundayım. Yaşamıma dokunan her öğretmenimi çok sevdim. Onlar beni her zaman yüreklendirdiler...

Tatlı dokunuşlarıyla bilinçlendim, onların zarif ama ilkeli sunularıyla olgunlaştım ve cesaretli hale geldim. Çoğu zaman dalar giderim öğrencilik yıllarıma. Her kesitinde kaybolurum. O arayışlar sırasında, canıma can katan, yaşamımda ağırlığı olan, siyahlarımı ve beyazlarımı koruyan, tüm renkleri daha içten sevmemi sağlayan, yoğururken yorulan, bizlere iyi insan olabilmemiz için duyarlı hamleler yapan öğretmenlerimin izlerine mutlaka rastlarım.

Ağladığım anda saçımı okşayan omuzuma el veren, koluma giren, yakışmayan tavır ve davranış sergilediğimde hiç incitmeden beni uyaranlar canım öğretmenlerimi hiç unutamadım. Çok şanslı olduğumu düşünüyorum.

Öylesine güzel insanlara rastladım ki! Sadece öğretmen değildiler. Babam Annem, Ablam Ağabeyim oldular Bana hep yol gösterdiler. Rol model olarak benimsedim onları.

Taklitler asılları yaşatır diyerek onlar gibi tavır ve davranış sergilemeye ve kendimi geliştirmeye özen gösterdim. Artık aramızda olmayanları saygı ve minnetle anıyorum. Yaşayan değerlerimin tamamına teşekkür ediyor, hepsinin de ellerinden öpüyorum. İyi ki onların rehberliğinde yol almışım. Geldiğim seviyede büyük emeklerininin olduğunu biliyorum.. Erdemlerine uygun rolümü yapmaktayım. Onlara lâyık olmak için çabam...

Geçen günlerde bir öğretmene yazılan bir mektup dolanıyordu sanal alemde...

Güzeldi ve anlamlıydı. Çok şey ifade etmekteydi benim için...

Yüreğimin sesiydi adeta! Okudum birkaç kez....

Ne demiş de etkilenmişim. Yorum hakkını sizlere bırakıyorum. Bir de siz okuyun isterim:

"Bu yazıyı siz bana yazmayı öğrettiğiniz için yazabiliyorum. Yazdıktan sonra siz bana okumayı öğrettiğiniz için okuyabileceğim. Siz bana öğrettiğiniz için doğru şekilde noktaları koyacağım. Siz bana gösterdiğiniz için kalemi düzgün tutacağım. Siz beni sevdiğiniz için size bu mektubu vereceğim. Sevmeyi sizden öğrendiğim için sizi çok seviyorum. İyi ki benim öğretmenimsiniz. Annemle babamdan sonra hayatımda olan ilk büyüksünüz. Ailemden biri gibisiniz. Her gün sınıfa girerken günaydın dediğiniz için teşekkür ederim. Her gün bize gülümsediğiniz için teşekkür ederim. Bizimle oyun oynadığınız ve ilgilendiğiniz için, beslenme saatlerinde yanımıza geldiğiniz için teşekkür ederim. Bize güldüğünüz için teşekkür ederim. İyi ki benim öğretmenimsiniz. Bana okumayı, yazmayı siz öğrettiniz. Kalem tutmayı, sayıları ve gökkuşağının hangi renklerde olduğunu da sizden öğrendim. Bana bu kadar çok şey öğrettiğiniz için teşekkür ederim. Bana öğreteceğiniz daha çok şey olduğuna eminim. Öğrenmek için çok çalışacağım. Sizi seviyorum öğretmenim."

Yetmişine birkaç adım mesafe kalan bir insan olarak tüm öğretmenlerime hem de tek tek, isim ve soyadlarıyla başlayarak, anılarımızdan da birkaç bukle sunarak birer mektup yazmayı çok isterim.

Vallahi billahi çok hakediyorlar....

Onlar sayesinde evreni sevdik, her canlıya önem verdik, sağlıklı düzeyli yaşamayı ve değerlere bağlı kalmayı öğrendik. Anne ve babalarımız kadar etkiliydiler...

Dünyada çağın koşullarıyla yaşanabilirliği öğrettiler. Barışı hazmeden beyin ve yüreklerle mücadele etmemizi sağladılar. Umudumuzu tüketmeden yolculuğumuzu sürdürüyoruz.

Sağlıklı ve esen kalın...