Abdullah Tanyolaç

2023'ü Uğurlarken...

Yayımlanma Tarihi

31 Aralık, 2023

Düzenlenme Tarihi

31 Aralık, 2023

Yazar Profili

Ülkemizde oynanan, izlenen futbolu özellikle yönetim zaafiyetlerinden ötürü, haklı gerekçeler göstererek ve nedenlerini de sıralayarak uzun yıllardır eleştiririm.

Son olaylar ve hepimizi olumsuzluğa sürükleyen gelişmeler karşısında futbola bağlılığım azaldı.

Yüreğim "Futbolumuz, Top, Çocuk" diye atardı, teklemeye başladı.

Çocuk ve Top diye atmakta artık!

Futbolumuz kötü yönetiliyor, kötü oynanıyor, izleyenleri de "üzüm üzüme baka baka kararır misali" çirkinliklere yöneliyorlar.

Dün gece biraz tuhaf oldum, yakın geçmişe daldım.

100 yıllık Ankaragücü kulübüne başkanının yaşattığı eziyeti ve
dünyaya rezil olduğumuz günü düşündüm.
O pis günün yenileni hakem değildi.
Federasyona hakemlik müessesesine Türk Futbolu'na indirilmişti o yumruk.
Hukuk var ülkemizde kapkara eylemi yapan da tahliye oldu zaten.

Adı fon ile anılan bu konuda rol model olmayı başaran imparatorumuz sessiz sedasız geçen sürenin ardından, görkemli bir jübile için komşuya gitti. Çalışmaya başladı bile...

İstanbulspor'un sahadan çekilmesine ve Bursa ile Diyarbakır kulüpleri arasındaki futbol savaşına canım çok sıkılmıştı.

Hiç futbol oynanmadan biten derbiye kafa bile yormadım vallahi...

Nuri Şahin hiiiç para sorunu olmayan Antalyaspor'umuzdan ayrıldı. İkinci vatanına gitti. Başarılar yaşadığı ve onurlandığı kulübüne geri döndü..
Bu konu benim için etkileyiciydi. Ancak haberi sadece okudum.

Çölde oynanmayan maç sonrası yüreğim gülümsedi.
Bir futbol adamı olarak futbolumuz adına ilk kez olağanüstü derecede sevindim.

Omurgalı olduğumuzu hatırlatan tavırla, büyük gurur yaşadım. Dik duruş sergileyen futbol paydaşlarını alkışladım.

Dün gece;
sadece yerin altından buldukları sayesinde zengin olan bedevilere herşeyin para olmadığını gösterebildik.

Epey zorlandık ama!!!

Nazla niyazla bu maça gitmişti kulüplerimiz.
Paranın sıcak yüzü ısıtmıştı hayalleri...

Sonra, Cumhuriyetimizin 100.yılını yaşadığımız akıllara geldi.

"Yurtta Sulh Cihanda Sulh" diyen Atatürk'ümüzü hatırladılar.

Dünyanın en büyük liderine saygı ile sahaya çıkmak istedik.

O'nunla ve göğsümüzü gere gere maça çıkmanın gururunu yaşama arzusuyla "erdemli" hareket ettik.

Olmaz dediler.

Kafası çalışmayan,
kendi vatandaşını bizim topraklarımızda öldüren,
cesedini de yok eden
sadece çok parası olan havariler akĺı sıra
BİZ'e dur dedi.
Türkiye Cumhuriyeti'ne ders vermeye kalktılar.
İstiklal marşımızı hep birlikte sòylememize dahi izin vermemeye teşebbüs ettiler.

Biz de birlik olduk...

Ya ya ya Şa şa şa Fenersaray Fenersaray çok yaşa...

Re re re Ra ra ra Galatabahçe Galatabahçe cim bom bom
diyerek ilk uçakla Türkiye'ye döndük.
Beşiktaş Dolmabahçe sizin dedi...
Samsun ışıkları yaktık stadyumumuza bekliyoruz diye haykırdı.

Mutluyum ve gururluyum...

Ülke insanı da saygı ve sevgiyle alkışladı sarılı siyahlı kırmızılı lacivertli beyazlı renklere sevdalıları...
Gökkuşağı futbolumuzun üzerinde göründü...
Atatürkümüz dünyaya örnek olmuş bir lider...
Yedi düveli hizaya getirmiş kocaman yürekli bir kumandan....

Baktı ki seviyesizlikler diz boyu ve de devam edecek gibi...

Çattı kaşlarını Anıtkabir'den seslendi.

"Bu maç oynanamaz" dedi.

Bizim Çocuklar da Cumhuriyet'in bizlere kazandırdıklarını düşündüler.

Sahaya gitmeden otelden uçağa hareket ettiler.

Türk Bayrakları ile kendilerini karşılayanlarla İstiklal Marşımızı söylediler...

İyi bir yıl diliyorum.

Sağlıklı ve esen kalın.