2020 itibariyle Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından hastalık olarak kabul edilen “tükenmişlik sendromu” toplumda yaygınlaşan psikolojik sorunların başında geliyor.

Öyle ki, ruh sağlığımızı olumsuz etkileyen bu hastalık ile başa çıkmanın yollarını arıyor, bir türlü bulamıyoruz.

Yoğun iş temposu, gerçekçi olmayan hedefler, iş yaşamında yüksek talepler ve aşırı stres yükü tükenmişlik sendromu gibi ciddi bir hastalığı beraberinde getiriyor. Sabah uykulu ve dinlenmemiş kalkmak, giyinmeye ve kahvaltıya isteksizlik, çalışmaya karşı hevessizlik, öfkeli, mutsuz, çaresiz hissetme gibi belirtiler ile kendini gösteriyor.

Psikologlar, tükenme halini, “enerji, güç ve kaynaklara dair aşırı talepler sonucu yorgun düşmek” olarak açıklıyor.

Tükenmişlik sendromundan korunmak için hayattaki önceliklerinizi belirlemeniz ise ön koşul!

Önem verdiğiniz kişilere ve etkinliklere öncelik vermek bu sendromu atlatmanızı mümkün kılacaktır. Asıl yapmak istediğiniz şeyi yapmanın verdiği doyum sonrası artık tükenmiş hissetmeyeceksinizdir.

Tükenmişliğinizin nedenini belirlemek, sıkıntının çözümü noktasında ilk adım olacaktır.

Bu neden iş yoğunluğu olabilir, kişisel problemleriniz olabilir. Bu nedeni belirlemek ve kabullenmek problemin çözümünü kolaylaştıracaktır.

Örneğin; olumsuz duygularla baş edebilmek için gün içinde kısa molalar vermek sizi rahatlatacaktır.

Ailenizle, arkadaşlarınızla vakit geçirin mesela…

Yaşam kalitenizi artırmak için spor yapın!

Sağlıklı beslenmek, düzenli uyku ve dinlenmek için kendinize yaratacağınız zamanlar sizi hem ruhsal hem de fiziksel anlamda besleyecektir.

Siz iyisi mi; kitap okumak, örgü örmek, resim yapmak gibi sakinleştirici hobiler edinin. Edindiğiniz hobiler size kendinizi daha iyi hissettirecektir.

Tükenmişlik sendromu ile başa çıkmak için ipuçları da paylaşıldığına göre…

Artık sendrom sizden korksun!

Sağlıcakla kalın...