Gözde Dolayman

Dişe Dokunur Bir Yazı

Yayımlanma Tarihi

19 Kasım, 2023

Düzenlenme Tarihi

19 Kasım, 2023

Yazar Profili

Türkiye gerçekten sağlıkta çok iyi. Antalya da sağlık turizminde oldukça iyi. Diş tedavisindeki maliyetlerimiz Avrupa ülkelerindeki maliyetlere göre daha az olduğu için hastalar o ülkelerdeki tedavi fiyatlarının yarısına belki üçte birine ülkemize gelip tedavi olabiliyorlar.

Antalya hakikaten sağlık turizminde Türkiye’nin en hızlı büyüyen şehirlerinden biri. Sağlık turizminde diş kliniklerine yabancı turistlerin ilgisi arttıkça da, Antalya’daki diş kliniklerinin sayısı her geçen gün daha da artıyor.

Sağlık turizminde özellikle de yabancı turistler tarafından yoğun talep gören Antalya’da son birkaç yılda açılan diş kliniği sayısı yüzde 50 artınca da, kentte adım başı diş kliniği görmeye başlıyorsunuz.

Yabancı turistlerin kentteki diş kliniklerine ilgisinin artması da haliyle beraberinde başka sorunları doğurmaya başlıyor.

Özel sağlık hizmeti veren kliniklerin, yabancı hastalara yerli hastalardan daha yüksek fiyat tarifesi uyguladığı için hasta seçtiği iddia ediliyor.

Böylece sağlık ticarileştiriliyor!

Bir başka konu da; devletin yıllık diş hekimi atama sayısı 500 ile bin arası. Her yıl 10 bin civarında mezun veriliyor. Kıbrıs’ta mezun olanlar da Türkiye’ye geliyor. Şu anda 105 diş hekimliği fakültesi eğitim veriyor. Özelde 30 bin, kamuda 12 bin, üniversitelerde 3 bin civarında diş hekimi bulunuyor. Kamuda 105 tane ağız diş sağlığı merkezi ve bunların poliklinikleriyle hizmet veriliyor.

Bu kadar fazla fakülte sayısına ve mezuna gerek var mı gerçekten?

Ayrıca, 2017 yılında çıkan Sağlık Turizmi ve Turistin Sağlığı Yönetmeliği’ndeki detaylarda eksiklikler olduğu işin uzmanları tarafından da sıkça dile getiriliyor.

Sağlık turizminin sürdürülebilirliği için, sağlık sektörünün kalitesinin düşmemesi için de yasal değişiklikler ve sıkı denetimler ile daha sonrasında yaşanabilecek sorunların önüne geçilmeli.

Bunlara ilave olarak, merdiven altı klinikler gibi sağlıksız yerlerde tedavi olmanın Hepatit B, C, AİDS ve benzeri ciddi hastalıklara davetiye çıkardığı bilinmeli. Hatta gerekli önlemler alınmadan yapılan her uygulamanın ölümle sonuçlanabileceği uyarısında da bulunmak istiyorum.

Sağlık turizminde diş kliniklerine oluşan talep yoğunluğunun kesinlikle iyi yönetilmesi gerekiyor.

Çok geç kalmadan etkili tedbirler alınarak sağlığın ticarileştirilmesinin önüne geçilmeli!

Ardı arkası kesilmeyerek artan diş kliniklerinin, umarsızca mezun veren fakültelerin bir yerde patlak vereceğini düşünüyorum.


Esen kalın..