Erkan Yaman

Altın Portakal Tartışmalarla Geliyor

Yayımlanma Tarihi

21 Eylül, 2023

Düzenlenme Tarihi

21 Eylül, 2023

Yazar Profili

Antalya’da yaz sıcakları eşyalarını toplayıp gitmeye hazırlanırken Antalya caddeleri Altın Portakal heykelcikleriyle süslenir. Heykellerle olan karşılaşmalar hem sonbaharın hem de festivalin habercisidir. Altın Portakal ev sahipliği yaptığı ünlü yönetmenleri, ünlü oyuncuları, yerel yönetim bürokratları, akademisyenleri, sinema eleştirmenleri, sinema emekçileri, sinema öğrencileri ve ünlü kortejiyle Antalya’nın hem ulusal hem de uluslararası en önemli kültürel değerlerinden biridir.

İlki 1963 yılında gerçekleştirilen bu önemli festival bu yıl 60. yaşını kutluyor. 2020 ve 2021 yıllarında global pandemi sürecinin gölgesinde geçen iki festivalden sonra geçtiğimiz yıl pandeminin izlerinin yavaş yavaş silindiği görülüyordu. Bu yıl da, oldukça iddialı isimler ve konularla uzun süre gündemden düşmeyecek 7-14 Ekim tarihleri arasındaki günlerine hazırlanıyor.

Bu kapsamda festival; Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Muhittin Böcek, bu yıl Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması Jüri Başkanı ünvanıyla usta oyuncu Demet Akbağ, ünlü oyuncu Mehmet Özgür ve festival yönetmenliğini üstlenen Dr. Ahmet Boyacıoğlu gibi isimlerle gerçekleştirilen basın toplantısıyla tanıtıldı. Görünen o ki Böcek ve ekibi, imkanları dahilinde bu yıl da festivale hazır. Bu yazının eksenini oluşturan ise hazır olmadıklarını hissettiğim kısmıyla ilgili. Farah Zeynep Abdullah ve Yılmaz Güney’in ailesi arasındaki kavga festivalin temel gündemlerinden birini oluşturabilir.

9 Eylül tarihinde Murathan Mungan’ın, Yılmaz Güney’in ölüm yıldönümü anısına attığı tweet Farah Zeynep Abdullah tarafından yanıtlanmıştı. “İyi bir yönetmen, iyi bir oyuncu, iyi bir senarist olmasının yanı sıra sinemamızın en iyi yürüyen erkeğiydi. Bir daha kimse onun gibi boynunu hafifçe yana kırarak hüzünle bakarken içimizin en ücra yerine dokunamadı.” yazan Mungan’a “sinemamızın en iyi yürüyen erkeği shjs ve kadın döven ve şiddet türleri açısından zengin ve etkili silah kullanan diyelim” diyerek cevap veren Abdullah kadına şiddet tartışmalarını tekrar gündeme getirdi.

Tartışmaya beklenen şekilde Güney ailesinin de katılması ve konuyu yargıya taşıyacaklarının medyaya yansıması ise Abdullah tarafından “ok hakim vurmak yok ama” tweetiyle yanıtlandı. 2022 yılında vizyona giren ‘Bergen’ filminin başrol oyuncusu olarak da bilinen Abdullah’ın, kadına şiddetle mücadelede aktivist konumu tartışmalarının süreceğinin göstergesi. Sinemanın politik doğası bazen varlığını maskeleyemiyor.

Bu konuda da göründüğü gibi kişiler üzerinden kavramlar tartışmaya açılıyor. Yılmaz Güney politik sinemanın hiç şüphesiz en önemli figürlerinden biri ve son yılların en başarılı kadın sinemacılarından biri tarafından kadına şiddet gibi politik bir alanın meselesi kabul edilen konuyla tekrar gündeme geliyor.

Konu hakkında jüriye yöneltilen soruda; Akbağ, başarı ödüllerini kendisinin belirlemediğini ve bu konu hakkında fikir beyan etmek istemediğini belirtirken, Boyacıoğlu, Farah’a verilecek ödülün “sosyal medya kavgası” olarak nitelendirdiği tartışmadan çok önce belirlendiğini ifade etti.

Son yıllarda Altın Portakal’dan geriye kalanların Tamer Karadağlı ve Nihal Yalçın örneklerinden hatırlayacağımız üzere, filmlerden ziyade ödül konuşmaları ve bu konuşmalar esnasında gerçekleşen hadiseler olduğu göz önüne alındığında festivalin en dikkat çekici gündemlerinden birinin bu olacağı tahmin ediliyor.

Portakal her yıl olduğu gibi 'altın' ama bu yıl biraz daha 'politize'.