Kira sorununa zorunlu arabuluculuk dönemi

Yılmaz: Kira anlaşmazlıklarında iki taraf da haklı

Erkan Yaman

Kira anlaşmazlıklarına zorunlu arabuluculuk dönemi başladı. Antalya'daki fahiş artışların 2022 başlarından itibaren tahliye davalarına dönüşmesi arabulucuları devreye soktu. 1 Eylül'de başlayan arabuluculuğa ilgi beklenenden yoğun oldu.

c737c16c-eeb3-45bc-8f8a-545be6de81dc.webp

1 Eylül 2023 tarihi itibariyle kira anlaşmazlıklarında zorunlu arabuluculuk dönemi başladı. Antalya Barosu Genel Sekreteri Şebnem Ülk Yılmaz konuya ilişkin Antalya Sektörel’e özel açıklamalarda bulundu.

ENFLASYON VE RUS-UKRAYNA SAVAŞI TEMEL ETKENLER

Ülk Yılmaz kira konusundaki anlaşmazlıkların Antalya’daki yankılarından bahsetti “Tüm Türkiye’de enflasyonun hızlı bir şekilde artmasıyla beraber malumunuz her şey zamlandı ancak kira bambaşka bir şekilde zamlandı. Antalya’daki kira patlaması Rus-Ukrayna Savaşı ile birlikte başladı. O bölgeden Antalya'ya olan göçün çok fazla olması, buraya gelenlerin maddi durumu yüksek kişiler olması, yıllık peşin ya da altı aylık kira ödemeleri, Antalya’daki kira fiyatlarının afaki şekilde artıran etmenler olarak sıralayabiliriz. Biz o süreçten başlayarak birçok tahliye davası ile uğraşıyoruz. Bu durum ülkenin geneline de yayıldı. Şu an açıklanan enflasyon % 56, ancak devletin tasarrufu kiraların en fazla % 25 artabileceği yönünde. Şimdi ev sahibi de, kiracı da bizim insanımız. Aslında ikisinin de zarar görebileceği bir sürecin içindeyiz. Dolayısıyla arabuluculuğun buna getirdiği faydalar tartışılmaz. Bugün kira ile ilgili arabuluculuk zorunlu olmasa, bir tahliye davası açılsa, en iyi ihtimalle verilecek duruşma tarihi Haziran 2024. Arada çok ciddi bir zaman farkı var. Kira anlaşmazlıklarında arabuluculuğun zorunlu hale getirilmesiyle, davaların azalacağı, vatandaşların da haklarına daha çabuk kavuşacağını düşünüyorum.”

1 EYLÜL İTİBARİYLE TALEP YOĞUN

Kira anlaşmazlıklarında ilk günden yoğun bir talep olduğunu kaydeden Ülk Yılmaz “Bakanlığın açıkladığı verilere göre 1 Eylül tarihinde Türkiye genelinde 494 başvuru yapılmış. Bu sayının 438’i sadece kiraya ait. Buradan durumun ne kadar endişe verici olduğunu anlayabiliyoruz. Geçtiğimiz hafta başlayan henüz çok yeni bir uygulama, geçen hafta başvurular ancak bu süreçlerin sadece bir haftası tamamlandı, 3 + 1 yani dört haftalık bir uyum sürecimiz mevcut. Fikrimi sorar iseniz ben kira anlaşmazlıklarında %50’ye yakın bir anlaşma oranı beklemekteyim.” sözlerini sarf etti.

MAHKEMELERİN İŞ YÜKÜ AZALIYOR

Ülk Yılmaz arabuluculuğun avantajlarından da bahsetti; “Biraz geriye gittiğimizde arabuluculuğun işçi ve işveren anlaşmazlıklarında ilk zorunlu hale geldiğini görüyoruz. 2018 yılında 2022’nin altıncı ayına kadar olan istatistiklerde %58 oranında anlaşmamız var bu 820.000 civarında bir davaya tekabül ediyor. 820.000 dava açılmamış mahkemelerin iş yükü azalmış aynı zamanda işçi alacağını bir an önce kavuşmuş. Bizdeki yargı süreçleri çok uzun, bu nedenle devletimizin de arabuluculuğu destekliyor. Ev kiralarındaki artışların şu an biraz daha hayatın olağan akışına uygun değil. Tahliye davalarını azaltabilmek için tarafları bir araya getirerek kısa sürede çözümleme amacındayız.”

ARABULUCULUK MAHKEME KARARINA EŞ DEĞER

Ülk Yılmaz “Biz arabulucuların düzenlendiği bir tutanak da mahkeme sonucu niteliğinde. Arabulucunun kaşeleyip imzaladığı bir karar bir mahkeme ilanı niteliğindedir. Örneğin işçinin elinde patronundan alacaklı olduğuna dair tutanak var, işveren parayı ödeyemediğinde bizlerin kaşelediğimiz tutanakla icra takibi başlatabiliyor. Bu bence süreçleri hızlandırmak, yargının yükünü azaltmak için çok iyi bir yöntem.” diyerek sözlerini sonlandırdı.

 Haber: Erkan Yaman


  • Yayımlanma Tarihi: 09 Eylül, 2023 17:42
  • Güncellenme Tarihi: 09 Eylül, 2023 17:44